9 Aralık 2012 Pazar

Ölüm (Sav)

Her dil mutlak iletisini bize bakmadan aşılar geçer. Acılar geçer, mi peki? O acının geçkinliğine bağlıdır, bir de aklı dileten, dillendiren, dile bağlıdır. Dil, toplumun düşünce biçiminin kendinden sonraki nesillere kalıtıdır. Dil, o toplumun: "Biz hayatı, evreni ve her şeyi bu anlayışla yorumladık. Sonucunda bugünlere gelindi. En azından size yaşamı tattırabilme imkanımız oldu. Siz de bunları temel alarak başlangıç yapın... Yapın ki, en azından sizden sonraki nesillere yaşamı tattırabilmeye imkan olsun" çağrısıdır.

Bequem ön adı, Almanca'da konforlu anlamına gelir. Gelir de... Uyuşuk, üşengeç, miskin anlamlarına da gelir. Sloppy ön adı, İngilizce'de çok hassas, duygusal insanları tanımlar. Tanımlar da... Gülünç, şapşal, sulu kişileri de tanımlar. Malum, genel kanı Almanlar'ın çalışkan, İngilizler'in soğuk oluşudur. Türkler, Türkçe konuşanlar için ne bildirir genel kanı?

Çok şey sayılabilir. Naçizane yorumum şudur ki, Türkler'e ilişkin en fazla dilegetirilen durum "ölüme" bakış açılarıdır, ölüm kültürüdür. Ölümden korkmamak bir meziyet değildir. Yazınımızın en özge şairlerinden Nazım Hikmet özce dilegetirir bunu, "Bayramoğlu Bayramoğlu, Ölümden öte köy var mı?" sorgusuyla.

Ölümden korkmamayı çağrıştıran beylik gülünç lafları geçerek söylüyorum ki bizdeki inançsal, kültürel, sosyal anlayışla "ölüme" bakış açısı diğer kültürlerden farklı. Bir hayli farklı. Getirisiyle, götürüsüyle farklı... Biz ölüme çabuk alışıyor kabullenebiliyoruz. Tanrı iki iyilikten birini versin'in sözünü ediyor insanımız. O söz ki vurgusunu kulaktan, vurgununu yürekten duydurur. Ağır hastalara kullanılır, acısı çok hastalara. Ya sağlığına kavuşsun ya da varsın göçsün bu bedenden anlamına gelir...

Türkler'in ölüme bu denli alışık olması, içinde yaşamaya bu meşum yatkınlığı, ölüm karşısındaki böylesine susarlığı, bu durgunluğu, ölümle yakınmaması, yaşadığıyla yakılması, bu uğurluluk, bu uğursuzluk, tüm bunlar... Olur da, "Birinci Tekil Şahıs Aitlik Eki" taşımasından mı gelir ÖLÜM'ün? Ölü-m. Öl-üm. Ölüm benim.

Ne demiştik? Türkler'e ilişkin en fazla dilegetirilen durum "ölüme" bakış açılarıdır. Sevilmese bile ölen, susmaya gayret edilir zira bir gün "ölüme" de saygı beklenir...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder